Dört yaşından beri dans eden Polina Moskova' da ünlü bir eğitmen olan Bojinski' nin stüdyosunda bale derslerine başlar.Disiplinli bir öğretmen olan Bojinski' nin öğrencisi olmak kolay değildir.Sıkı bir çalışma, zarafet ve istikrar gerektiren bu yolda ilerlemek isteyen Polina aynı zamanda göze girmek ve kendini kanıtlamak ister.Büyüdükçe daha çok hırslanır.Bir balerinin sahip olabileceği asalet, esneklik ve uyum onda var olsa da hocası için bu yeterli değildir.
İşçi sınıfından bir ailede yaşayan Polina, babasının işlerinden kaynaklanan bir takım sorunların eve yansımasıyla, günlük yaşamında konsantrasyon sorunu yaşar.Düşüncelerinde kaybolurken bu durum dansına ve motivasyonuna yansır.Sekteye uğrayan herhangi bir şey olmasa da hocası tarafından kopukluğu fark edilir, hareketleri mekanik, katı ve çirkin olduğu söylenerek acımasızca eleştirilir.Çünkü bir balerinin hareketleri kusursuz ve akıcı olmalıdır.Aksi halde izleyiciler sadece zorlanan insan figürlerini seyrederler.
Hatalarını ve eksiklerini kısa sürede gidererek hayalini kurduğu Bolshoi (Bolşoy) Akademisi' ne kabul edilir.Bu sırada erkek arkadaşı Andre Fransa' da yapılacak olan seçmelere gidecektir.İzlediği bir dans gösterisinden etkilenen Polina Bolşoy' a seçilse de ani bir değişiklikle bavulunu hazırlar, bütün uğraşlarını elinin tersiyle iterek cesurca bir hamlede bulunur ve Aint' e gider.
Seçmelerin başında Liria ( Juliette Binoche) isimli tecrübesi yüksek bir koreograf vardır.İlk elemede temel adımlar ve birkaç bale hareketi dahil olduğu için geçici staj dönemine hak kazandıktan sonra Pamuk Prenses gösterisinde kendini kanıtlamak için kolları sıvar.
+ Ama bu aşk düeti.
- Evet.Bir tutku, bir aşk düeti. Hiçbir şeyin yokken bir şeyi her şeyden çok istemekle ilgili.Provalarda elinden geleni yapsa da partneriyle gereken senkronu bir türlü tutturamaz Polina.Çünkü onun kolları ve bacakları ezbere bildiği hareketlere adapte olmuştur.Modern dansın doğası onda yoktur ve sahip olduğu bale başarısını burada yansıtamaz.Liria öznel konulara yoğunlaşan gözlem ve duygulara odaklı biridir.Bütün yapıtlarında özlem vurgusu vardır.Dansçılarında bu tutkuyu arar ve mükemmelliyetin kusursuzluğunu değil kendiliğin içindeki bireyin danstaki dışa vurumunu görmeyi arzular.
Polina için işler bundan sonra farklı yönlere sapar.Kendi ayakları üzerinde durma isteği onu ülkesine, bildiği toraklara geri dönüp kaldığı yerden devam etmeye değil çevresinde olup bitenleri özümseyip dansında var etme fikrine götürür.Evsiz ve parasız mücadele ederken bir eğlence mekanında gece garsonluğuna başlar.Alkol, gürültü, yüksek müzik, birbirine yapışan insan bedenleri arasında yorgunluğu rutin haline getirir.Giderek amacından kopmaya başlar ve eski halinin artık geride kaldığına inanır.Onu sürüklendiği akıntıdan çıkarmak için hem oda arkadaşı hem de dansçı olan Karl önlerindeki kaçırılmayacak bir fırsattan söz eder.Şehre yeni yetenekleri izlemeye gelen kişinin onu görmesi gerektiğini söyler.Böylece her iş çıkışında bir araya gelip yoğun bir şekilde hazırlanarak koreografi oluştururlar.Gün geçtikçe doğaçlama figürler, iç yaşamlarından süzülen ve elenerek lirik akışa bırakılan dans ritimlerini yakalamaya başlarlar.Polina sıkıntısını çektiği bütünleşme, karşılıklı olarak birbirini tamamlama yoksunluğunun ortadan kalktığı gerçek tutkunun gözle görülür değişimini çarpıcı, yalın anlatımlarla dansına yansıtmayı başaracaktır.
Dansa saygı duyan her bireyin izleyince etkileneceği filmlerden biri olmuş Polina, Danser Sa Vie.İstediği alanda var olma çabasıyla kişinin geçirdiği evreler,hisler sırasıyla aktarılmış.Özellikle Juliette Binoche'nin değerli oyunculuğuyla Liria karakterinin kendinden emin duruşu ve filmin alt metnine destek veren yapısı yadsınamaz.Başından sondaki büyüleyici gösteriye kadar bize eşlik eden Violin Concerto II. o kadar yerinde bir seçim olmuş ki türlü duygu fırtınalarını barındıran bu esere aşık olmamak elde değil.Çekim açısından ayaklarda yakın plan kareler olması filmin artılarından biriydi.Diyalogların azlığı eller değil çeneler çalışsın deyimini hatırlatan dans provalarının devamlılığı hikayeyi daha inanılır kılmış.
Yazımı okuyanlara teşekkür ederim, kadrajla kalın...
Yorumlar
Yorum Gönder